Günümüz ekonomisinde fikri ve sınai mülkiyet koruması, şirketler arası rekabeti düzenleyen ve buluşçu haklarını koruyan bir mekanizmadır. Alanında yeni ve ticarileştirilebilir buluşlar, patent ile tescillenmeli ve gerekli koruma altına alındıktan sonra faaliyet hayatına başlamalıdır. Buluşlar, patentlerin farklı ülkelerde korunabilmesi ve faaliyet gösterebilmesi için çeşitli ülkelerde tescile konu olabilmekte ve ilgili ülkenin dilinde çeviriye ihtiyaç duyabilmektedir. Bu durum, nitelikli bir patent çevirisi yapılmasını zorunlu kılmaktadır.
Türkiye’nin, Patent İş Birliği Anlaşması’na (PCT) ve Avrupa Patent Konvansiyonu’na (EPC) taraf olmasıyla birlikte Dünya Fikri Mülkiyet Örgütü (WIPO) ve Avrupa Patent Ofisi (EPO) nezdinde başvurular yapılmaya başlanmış; patentlere yönelik uluslararası koruma ve faaliyetlerin adımları atılmıştır.
Buluş sahiplerinin, buluşları için farklı ülkelerden koruma talebinde bulunabilmeleri için buluşun gerekli görülen dillere tercümesinin yapılması gerekmektedir.
Patent başvurusuna konu olan çeviri metinleri, yasal sınırlamalara maruz kalabileceği için kimin tarafından çevrilmesi gerektiği sıklıkla tartışılmaktadır. Patent başvuru dokümanlarının çevirisi, uzmanlık gerektiren ve çeviri kuramcıları ile profesyonel çevirmenler tarafından düzenlenmesi gereken metinler olarak nitelendirilmektedir. Bu nedenle ilgili dokümanların çevirisi, patent alanında uzmanlaşmış profesyonel kişilerce yapılmalıdır. Çeviri, yalnızca teknik bir metin olarak değil, patent dili ve terimlerine hâkim bir kişi tarafından bağlamsal olarak gerçekleştirilmelidir. Patent metinlerinin dilsel, bağlamsal, yapısal ve terimsel özelliklerini bilmek; tanımlanan buluş özelliklerini aslına uygun olarak aktarmak noktasında büyük önem arz etmektedir. Metni, patent terminolojisinden bağımsız ve salt içerik olarak ele almak, buluşun karşılık geldiği özellikleri aslından saptırabilir ve patentin koruma kapsamını değiştirebilir. Ayrıca çeviri yapacak kişiler, patent dokümanının kalitesini sürdürebilmek için teknik ve terminolojik bilginin yanı sıra metin türü ve özellikle yazım geleneği üzerinde uzmanlaşarak çeviri yapmalıdır.[1]
‘’Patent dokümanı çevirecek kişiler, patent terminolojisine hâkim olmalıdır.’’
Günümüzün küresel ekonomilerinde fikri ve sınai mülkiyet, şirketlerin rekabet ilişkilerini korumalarını ve iş dünyasında yer etmelerini sağlayan araçlar olarak değerlendirilebilir. Firmaların gelişimlerini devam ettirmelerinde elzem olan bu hakların korunabilmesi için ilgili yargı alanında patent alınması gerekmektedir. Patent tescil başvurularında farklı ülkelerde koruma alabilmek amacıyla çeviri ihtiyacı doğmaktadır. Buluşu yapan kişilerin ve/veya buluş sahiplerinin; buluşlarını patentlerken en büyük beklentilerinden biri şüphesiz ki patentlerinin farklı ülkelerde en iyi şekilde koruma kapsamına alınmasıdır. Bu da çeviri bilimini gündeme getirmekte ve bizleri, sektörde doğrudan bir gereklilik olan patent çevirmenlerine yönlendirmektedir.
Çevirmenler birçok iş dalında olduğu gibi bu alanda da patent ofisleri ile buluşçular arasında bir köprü görevi üstlenmektedir. Kimi çevirmenler, patent ofisleri bünyesinde çalışmakta kimileri ise bağımsız olarak çalışmakta ve bireysel ya da ekip olarak çeviri hizmeti sunmaktadır. Patent çeviri hizmeti almadan dikkat edilmesi gereken ilk adım ise hizmet alınacak birimin, patent terminolojisine sahip oluşu ve patent çeviri alanındaki deneyimi olacaktır. Patent dokümanlarının, alanından bağımsız şekilde çevrilmesi söz konusu değildir.
Bu bağlamda, patent dokümanlarına yalnızca teknik doküman gözüyle bakarak çeviri yapılması ne kadar doğru değilse, yalnızca patent terminolojisinden haberdar olmak da aynı şekilde yeterli olmayacaktır. Patent çevirisi özelinde kullanılan kelimelerin her birinin patent dilinde yerleşik olmasının yanı sıra, teknik dokümanın ait olduğu bilim dalına uygun terminolojinin de çevirmen tarafından bilinmesi gerekmektedir. Teknik metinlerde kullanılan kelimelerin her biri, o dokümanda bulunan teknik ve uzmanlık bağlamında değişiklik göstermektedir. Bu nedenle kullanılan yanlış kelimeler, patent içeriğinin değişmesine sebep olmakta, hatta hak sahipleri için hak kayıplarına varan sonuçlar doğurmaktadır.
‘’Motamot çeviri, anlam kayıplarına yol açabilir.’’
Patent dokümanının kaliteli şekilde çevrilmemesi halinde, fikri sınai mülkiyetin doğası gereği işlerin hukuki boyuta taşınabileceğini unutmamak gerekmektedir. Çeviriden kaynaklı yaşanan uyuşmazlıklar, buluş sahiplerine ciddi hak kayıpları yaşatabilmektedir.
Bu bağlamda patent çevirmenleri, bir köprü görevi üstlendikleri diller arasında ne zaman inisiyatif alıp alamayacaklarını bilmeli; kaynak metnin anlattığı kapsamın hiçbir şekilde dışına çıkmamalıdır.
Çeviri esnasında risk oluşturan bir başka durum ise motamot çeviri dediğimiz, metni hiç değiştirmeden çeviri yapmaktır. Kültürler arası farklara bağlı olarak patent yazımında kullanılan dil, değişiklik göstermekte olup esnek bir yapıya sahiptir. Bu farklılıkları göz ardı ederek motamot çeviri yapmak ise bazen anlam kaymalarına sebep olmaktadır. Çevirmen, gerektiği durumlarda metin üzerinde değişiklik yaparak kelimelerin çeviri yapılan dildeki tam karşılığını bulmalıdır. Dolayısıyla çevirmene düşen görev yine, çevirisini yaptığı dil çiftlerini ustalıkla kullanma yetisine sahip olmak ve gerekli yerlerde gerekli müdahaleleri yapmaktır.
‘’Makine çevirisinden uzak durmak gerekir.’’Sonuç olarak patent çevirisinin kaliteli olması ve doğru kelime tercihleri ve bağlamsal çerçeve içerisinde çevirinin yapılması çok önemlidir. Bu nedenle, tecrübeli bir çevirmenin yapacağı kalitede çeviri yapamayacak ve gerekli inisiyatifleri alamayacak olan makine çevirisinden uzak durmak gerekir. Diğer tüm branşların doküman çevirisinde olması gerektiği gibi burada da patent alanına hâkim profesyonel çevirmenlere güvenmek gerekmektedir.
Patent çevirisi alanında uzman kişi ve ekiplerce çalışmak; patent dokümanının kalitesini ve koruma kapsamını belirler; buluşçuyu ileride oluşabilecek risklerden korur.
Gizem KÖPRÜLÜ
Çevirmen
gizem.koprulu@ikarustercume.com